Kısaca Şövalyeliğin Ortaya Çıkışı
Papalığın dini sınırlarını aşıp siyasi güç olarak da kendinden söz ettirmesinin ilk büyük adımları, 469 yılında Frank Kralı I. Clovis’in Hristiyan olması ve Papa ile dostluk antlaşması kurmasıyla atıldı. Daha sonra bu etki 1000 yıl kadar sürecekti, kralların meşruiyeti için Papalığın onayı şart olacaktı. Papalık dini ve siyasi tüm kurumlar için hayati bir konumdaydı. Bunun yanı sıra Orta Çağ Avrupa’sında en büyük tehditlerden olan, Hristiyanların barbar olarak gördüğü Vikingler oldu. Avrupa’yı kasıp kavuran Viking saldırıları papalığı yeni askeri tedbirler almaya ittiyse de başarılı olamadılar. Kuzeyden gelen Vikingler zamanla siyasi ve sosyal dengeleri değiştirdi. Vikingler, krallar ve soylular ile akraba oldu, Hristiyanlaştılar. Ancak savaşçı kişilikleri hala Avrupa iç barışını tehdit ediyordu. Papalık bu durumun üstünden gelmek için, Şövalyelik kurumuna başvurdu. Amaçları insanların savaşçı özelliklerini güçlendirerek korumak ve bu gücü kilisenin kontrolünde kullanmaktı. Dinsel bir ritüelle yemin eden savaşçılar Hristiyanlığın koruyucusu olarak kutsal bir vazifeye sahip oldular. Bu kutsal vazifeyi alabilmek için adeta bir yarış olacaktı ve artık dualarla insanlar kendini feda edip şövalyelik mesleğini icra edeceklerdi. Haçlı seferleriyle birlikte Şövalyelik Avrupa dışına yönelip, kutsal toprakları ve buralardaki Hristiyanları kurtarmak için çabalayacak en etkili gücü oluşturacaktı. Şövalyeciliğin ortaya çıkışında Lordların çekişmesi, kilise ve kralların güç dengesi, Hristiyanlık dışı inançların saldırıları gibi Avrupa'nın yaşadığı birçok siyasi ve kültürel çatışma yatmakta. Bununla birlikte şövalyelik kilisenin kendi otoritesini sağlamak, askeri ve siyasi güç devşirmek için yarattığı ve kontrol ettiği bir kurum olmuştur.
Tapınak Şövalyeleri (Templars)
Tapınak Şövalyeleri tarikatı, 12. ve 13. Yüzyıllarda kurulmuş olan Hospitalier ve Töton Şövalyeleriyle birlikte Hristiyanlığın en önemli üç büyük şövalye tarikatındandır. Tarikatın faaliyetleri 1118-1312 yılları arasındaki kısa süre içerisinde olsa da tarihe etkisi büyük olmuştur. Bu tarikatın her ne kadar ortadan kaldırıldığı söylense de hala gizli yapılanmalar halinde devam ettiğini iddia eden araştırmacılar mevcuttur. Masonluk gibi örgütlerinde öncülü olduğu iddia edilmektedir.
1118 ve 1127 yılları arasında kuruluşunu tamamlamış olan tarikat, 1131 ve 1291 yılları arasında en parlak dönemini yaşıyordu. 1291 yılına gelindiğinde ise Aka kentinin Müslümanlarca alınmasıyla Avrupa’da itibarlarını kaybetmeye başladılar ve çöküş sürecine geçtiler.
Tarikat, Kudüs’te örgütlenen dokuz şövalye öncülüğünde kuruldu. Ancak tarikatın meşruiyetini kazanması için Papalığın onayı gerekmekteydi. Bunun üzerine Tarikatın büyük üstadı Hugues de Payens beş şövalyesiyle birlikte, Papa II. Honorius’u Kudüs Patriğinin ve Kral Baudouin’in de referansıyla ziyeret eder. Hristiyanlık için yaptıklarını anlatırlar, Papa tarikatın Hristiyanlık için faydalı olacağına karar verir. Papanın emriyle 13 Ocak 1128 yılında Troyes’de bir konsil toplanır. Toplanan konsil tarikatın icraatlarını tartışıp, faydalı görür ve tarikatın varlığını resmen ilan ederler. Ardından toplantıda alınan kararla tarikatın içtüzüğünün yazılmasına başlanır. Yazılan içtüzükte şövalyelerin genel kuralları, örgütün görevleri, şövalyeliğe kabul ediliş biçimleri, eşcinselliğe karşı önlemler, kadınlardan uzak durulması ve savaşlarda izlenilecek yollara kadar pek çok şey yazılır.
Tapınak şövalyelerinin üç kutsal görevi vardır;
Hacca giden Hristiyanlara yardımcı olmak
Kutsal toprakları korumak
Süleyman mabedini yeniden inşa etmek.
Sonuç olarak; 9 Şövalye ile kurulan tarikat daha sonraları 15.000 üyeye kadar çıkacaktı. Müslümanlara karşı yapılan savaşlarda etkin rol alan Tapınak şövalyeleri, savaşlardan aldıkları ganimetle de zenginleşeceklerdi. Zamanla, siyasi olarak da etkinliklerini arttırmalarıyla artık Karllar ve Papalık için tehdit oluşturmaya başlayacaklardı. Özellikle Fransa Kralı V. Philippe Tapınak şövalyelerini eşcinsellik, kafirlik ve putperestlik gibi suçlarla itham etti. Daha sonra ise Tapınak Şövalyeleri, Papa tarafından aforoz edildi. Birçoğu Engizisyon tarafından yakılarak idam edildi. Bu hadiselerden sonra Tapınak Şövalyeleri kendilerini gizlemek durumunda kaldılar.
Kaynak
Turgut Derinkök: Tampliye Şövalyeleri Ortadoğu'da Dini İnanışlar ve Düşünceler