Köken olarak bakıldığında Latincede "plazma içinde yer alan ağ" anlamına gelir. R. Porter, Albert Claude ve Ernest F. Fullam, 1945 yılında yaptıkları çalışmalardan birinde elektron mikroskobu ile hücreyi gözlemlediklerinde dantel şeklinde bir ağın hücre sitoplazmasını sardığını görürler. Bu ağın, sitoplazmanın sadece endoplazmik kısmında olması isminin endoplazmik retikulum(Ağ) olarak belirlenmesine sebep olur.
Endoplazmik retikulum bir kargo firması gibi çalışır. (paketleri zamanında teslim eder ve kargolara zarar vermeden taşır 🙂) Endoplazmik retikulumun ana görevi, hücrenin içinde ve dışında proteinleri taşımaktır. Bunun yanı sıra hücrelerde glikojen, stereoidler ve diğer makromolekülleri de depolamaktadır.
Olgunlaşmış alyuvar hücreleridne bulunmazlar. Hemen hemen tüm ökaryot hücrelerde bulunur. Çekirdek zarından başlayan endoplazmik retikulum sitoplazma içerisinde yayılır, hücre zarına kadar uzanabilir. Hücre içerisinde birbiriyle bağlantılı geniş bir ağ sistemi oluşturur.
Görsel, gördüğünüz gibi üzerinde ribozom bulunan ve ribozom bulunmayan 2 parçaya bölünmüş. Bu kısımlardan üzerinde ribozom bulunan yapılara granüllü endplazmik retikulum, ribozom bulunmayanlara ise granülsüz endoplazmik retikulum adı verilir.
Granüllü Endoplazmik Retikulum
Ribozom barındıran endoplazmik retikulumlar granüllü olarak adlandırılır. Kendisine bağlı olan ribozomlar protein sentezlemekle görevlidir. Sentezlenen bu proteinler vezikül adı verilen zarla kaplanmış keseler ile golgi aygıtına taşınırlar. Protein sentezi yoğun olan hücrelerde çok daha sık görülürler.
Granülsüz Endoplazmik Retikulum
Endoplazmik retikulumun ribozom içermeyen kısmına verilen addır. Organelin bu kısmında yer alan enzimler lipit ve karbonhidrat sentezlerinde kullanılır. En yoğun görüldüğü yerler karaciğer hücreleridir. Karaciğer hücrelerinde glikoz fazlasının glikojen olarak depolamasında rol alır. Ayrıca steroit türünde hormon salgılayan hücrelerde bol miktarda vardır. Streoid yapısında, hormon sentezi, fosfolipit sentezi ve lipidlerin taşınmasında görev alır.
Kasların kasılmasında ve gevşemesinde granülsüz endoplazmik retikulum (Sarkoplazmik Retikulum) oldukça etkili göreve sahiptir.
Sarkoplazmik Retikulum
Sarkoplazmik retikulum aslında granülsüz bir enplazmik retikulumdur. Düz ve çigili kaslarda bulunur çünkü kasların kasılması için ihtiyaç duyulan kalsiyum(Ca2+) burada depolanır. Kas sinirler tarafından uyarıldığında kalsiyum, sarkoplazmik retikulum tarafından salınır ve bölgede bulunan kasın kasılmasına neden olur.
Mustafa 19 Mayıs 2023 - 18:26:01
Granülsüz Endoplazmik retikulumun kimyasal yapısı nedir