Loading

Ağaçlar Yöneticilerini Nasıl Seçer?

Göknar Ağacı

AĞAÇLAR KENDİ YÖNETİCİLERİNİ NASIL SEÇER?

 

Bundan tam 65 yıl önceydi (“Gün” diyeceğimi sandınız değil mi?). O günlerde İstanbul Üniversitesine bağlı Orman Fakültesinin 2. Sınıf öğrencisiydim. Orman Botaniği dersini veren rahmetli hocamız Prof. Dr. Hayrettin Kayacık birgün derste ana konuya ekli yan bilgiler de verdi. Ağaçların– hani şu en tepede görünen – tepe tomurcuğunu taşıyan sürgünün asal görevi; ucundaki tomurcuğu koruyup önderliği elde tutarak büyümeyi yönetmekmiş. Görev ağır, görev yerini terk etmek zaten olanaksız; ama doğal ortam bazen zora sokuyor ağacı. Kışın kar yığılımı ya da fırtına, ya da bir kuş, tepe sürgününün yaşamına son verebiliyor. Ne yapsın şimdi ağaç, yöneticisiz mi kalsın? Kim yönetecek, kim büyütecek ağacımızı?

 

Şimdi kırılmış ve kopmuş olan, vaktiyle ötekilere göre en uzun o tepe sürgününün hemen altındaki öteki kısa sürgünlere gün doğuyor. Aralarından birini seçecekler. Büyüme ve gelişme çalışmaları durmayacağına göre; bu iş ve işlemleri biri yürütecek; ama seçim nasıl olacak? Bıraksanız hepsi gönüllü tek adam olmaya. Bu arada binlerce yıldır yürürlükte olan doğa yasaları ağırlığını koyuyor ve “ölüp giden tepe sürgünü arkadaşımızın yerine, onun hemen yakınında olan fakat gücü kuvveti yerinde enli boylu bir tepe sürgünü arkadaşa bu kadroyu veriyorum, hayırlı uğurlu olsun” diyor. Böylece seçim KPSS sınavına gerek kalmadan, doğal yasalara göre sonuçlanıyor. Yeni görevli tepe sürgünü, biçimini ve duruşunu eski tek adamın haline benzeterek, kendisinin ve tüm ağacın yaşantısını denetim altına alıyor.

O gün derste dinlediklerimi biraz da süsleyerek eşe dosta anlatırdım kimi zaman. Yazmaya bir türlü elim gitmezdi. Belki çoğu kimsenin bildiği bir şeydi; ama bunu yazılı bir kaynakla güçlendirmek gerekirdi. “Ben bunu derste hocamdan dinledim; bu iş böyle oluyormuş galiba” yazamazdım.       

Geçenlerde bir arkadaştan aldığım bir “ Bitki Fizyolojisi (Kütahya-2001)“ kitabını karıştırırken “Apikal Dominansi” ara başlıklı bir bölüme rastladım. Başlık yabancı olunca ilgimi çekti. Benim yukarıda söz açtığım konu, Prof. Dr. İsmail KOCAÇALIŞKAN tarafından bir güzel anlatılıyordu ki; sizlere de aynen aktarmak isterim:

“Apikal Dominansi, ‘tepe tomurcuğu baskınlığı’ anlamına geliır. Bitkilerde genellikle ana gövdenin ucundaki tomurcuk yan tomurcuklara nazaran daha hızlı büyür. Böylece bir bakıma yan tomurcuklar üzerinde baskı oluşturduğu ileri sürülmektedir. Bu baskının mahiyeti hakkında çeşitli görüşler vardır. Tepe tomurcuğu koparıldığında ya da kuruma ve yaralanma durumunda, bu kez yan tomurcuklar gelişir. Buna apikal dominansi çözülmesi adı verilir. “

 

Şöyle devam ediyor Prof. Dr. KOCAÇALIŞKAN “Özellikle meyve ağaçlarında apikal dominansi birkaç yönden istenmez. Ağaçlar çok uzun boylu olur. Bu durumda besinlerin çoğu ağacın vejatatif büyümesine (yaprak, gövde, kök büyümesi-Y.A.) harcandığı için meyve verimi azalır. Meyveler küçük olur. Onun için bazı meyve ağaçlarında ağaç belli bir büyüklüğe erişince tepesi kesilerek özel budamayla yan dalların gelişmesi sağlanır. Bu durumda hem meyveler daha iri olur hem de boy kısa olduğu için meyve toplaması kolay olur…

Apikal dominansi ormancılıkta ve kavakçılıkta İSTENEN bir durumdur. Daha uzun ve düzgün gövdeli ağaçlar elde etmek için bu gereklidir.”

Aşağıdaki şekiller anılan kitabın 225. Sayfasından alınmıştır:

 

 

 

Şekil:1

 Birinci şekilde; Tepe tomurcuğu canlıdır. Hemen altındaki iki tomurcuğa etki yapmakta, onları baskı altında tutarak onların gelişimini geciktirmekte; ancak bir alttakine gücü yetmediği için o tomurcuk gelişmektedir.

 

 

 

 

 

Şekil:2

İkinci şekilde; Tepe tomurcuğu kesilmiş, baskı ortadan kalktığı için tüm tomurcuklar gelişmiştir.

 

 

 

 

Şekil:3

Üçüncü şekilde; Kesilen tepe tomurcuğu ilkyardım görmüş, lanolin macunuyla kaplanarak bakım yapılınca birinci şekilde olduğu gibi üstten ilk iki tomurcuk baskı altında kalmış daha alttaki ise gelişimini sürdürmüştür.

 

Birinci ve üçüncü şekilde tepe tomurcuğunun yaptığı baskı, kendine en yakın tomurcukları gözetim altında tutmak ve onların gelişimine izin vermemektir. Eğer; biraz eğilip bükülse, zayıflığını çevresine gösterse, doğa yasası hemen uygulamaya geçecek; alttaki tomurcuk biraz güçlü ve gösterişli ise, tepedekinin kadrosuna el koyacaktır.

Sözün özü, insan ilişkilerindeki herkesin bildiği yasalar doğada bin yıllardır uygulanmakta; önde olan, üst makamda bulunan kişi, kendi yakınında güçlü birinin olmasını hiçbir zaman arzu etmemektedir.  

 

 

 

 

 

 

Yaprak döken de dökmeyen de hepsinin gözü yukarılarda…

 

 

 

 

 

 

Hepsi yükselmek istiyor. Sol başta Doğu ladini (Picea orientalis), ortada karaçam (Pinus nigra), en sağda Doğu Karadeniz göknarı (Abies nordmanniana)

 

 

 

 

 

 

Himalaya sedirinin (Cedrus deodora) tepesinde iki kumru; doğuştan bükük olan tepeyi biraz daha zorluyorlar…

 

 

 

 

Görünüşü değiştirmek için tepe sürgünü kesilmiş bir mavi ladin (Halk arasında “mavi çam” denilen Picea glauca)

 

 

 

 

 

 

Tepe sürgününe dokunulmamış bir mavi ladin

 

 

 

 

 

 

 

 

Doğu Karadeniz Göknarında ( Abies nordmanniana) egemenliğini kabul ettirmiş bir tepe sürgünü

 

NOT: Fotoğraflar bana aittir; isteyen kullanabilir.

Yalçın Anıl
Standart Üye / 25 Yazı / 191,5K Okunma

1938 Samsun doğumlu Orman Y.Müh. Emekli


Yorum Yap

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

ya da üye olmadan yorum yap ve onaylanmasını bekle.
ÜST